KİTAP
İnşaat Hukuku Kitabı

İLAÇ SALINIMI STENT BEDELİNİN ÖDENMEMESİ

~ 28.04.2010 ~

İLAÇ SALINIMI STENT BEDELİNİN ÖDENMEMESİ

(İDDGK. 18.9.2008, 2008/851)

Dava, Ankara Onkoloji Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde Genel Cerrahi Klinik Şefi olarak görev yapan davacının, tedavisinde kullanılan iki adet ilaç salınımlı koroner stent bedelinin ödenmesi için yaptığı başvurunun reddine ilişkin 22.12.2006 günlü, 2454 sayılı Ankara Defterdarlığı işlemi ile bu işlemin dayanağını oluşturan ve 29.4.2006 günlü, 26153 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan Tedavi Yardımına İlişkin Uygulama Tebliği'nin 20.1. maddesinin üçüncü fıkrasındaki "Bu Tebliğin eki ( EK-5/C ) Listesi'nde yer alan 'Vücut Organ Protez ve Ortezler Listesi'nde birim fiyatları tespit edilen protez ve ortezlerin bedelleri, sağlık kurulu raporuyla öngörülmeleri kaydıyla, bu fiyatları aşmayacak şekilde ödenir." ibaresinin, 20.2. maddesinin ve EK-5/C sayılı Liste'nin 177. sırasının iptali ile stent bedelinin yasal faiziyle birlikte ödenmesine hükmedilmesi istemiyle açılmıştır.

Danıştay İkinci Dairesi'nin 16.7.2008 günlü, E:2007/3873 sayılı kararıyla; Dairelerinin 1.7.2008 günlü, E: 2007/2534 sayılı kararıyla "Tedavi Yardımına İlişkin Uygulama Tebliği"nin 20.1. maddesinin üçüncü fıkrasındaki "Bu Tebliğin eki ( EK-5/C ) Listesi'nde yer alan 'Vücut Organ Protez ve Ortezler Listesi'nde birim fiyatları tespit edilen protez ve ortezlerin bedelleri, sağlık kurulu raporuyla öngörülmeleri kaydıyla, bu fiyatları aşmayacak şekilde ödenir." kuralının yürütmesinin durdurulduğu, bu nedenle aynı kuralın yürütmesinin durdurulması istemi hakkında yeniden bir karar verilmesine yer olmadığı sonucuna ulaşılmış, Tebliğin dava konusu diğer kuralları ile bireysel işlem yönünden ise, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Yasa'sının 27. maddesinde yürütmenin durdurulması kararı verilebilmesi için aranan koşulların bulunmadığı gerekçesiyle yürütmenin durdurulması istemi reddedilmiştir.

Davacı, tedavisi için ilgili hekim tarafından gerekli ve zorunlu görülerek ilaç salınımlı koroner stent kullanıldığı, akut miyokart infarktüs durumunda ilaç salınımlı koroner stent uygulamasının tıbbi açıdan gerekli olmadığı yolundaki bilimsel görüşlerin ise tedavisinin sağlanmasından çok sonraki tarihlere ait olduğu savlarıyla anılan karara itiraz etmekte ve stent bedelinin ödenmemesi işleminin yürütmesinin durdurulmasına karar verilmesini istemektedir.

İtiraz edilen kararla ilgili dosyanın incelenmesinden, davacının Ankara Onkoloji Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde Genel Cerrahi Klinik Şefi olarak görev yaptığı, rahatsızlanarak bir özel hastanenin acil servisine başvurduğu, saptanan koroner arter hastalığının tedavisi için iki adet ilaç salınımlı koroner stent kullanıldığı ve kullanılan bu malzemenin bedeli olan 11.024,96 YTL'nin davacıdan tahsil edildiği, davacının bu harcamanın karşılanması için yaptığı başvurunun, düzenlen Sağlık Kurulu Raporu'nda, ilaç salınımlı koroner stent kullanılmasının "tercih edildiği"nin belirtildiği, dolayısıyla tedavisi için bu malzemenin kullanılmasının zorunlu olmadığından bahisle reddedildiği anlaşılmaktadır.

Danıştay İkinci Dairesi'nin "Tedavi Yardımına İlişkin Uygulama Tebliği"nin 20.1. maddesinin üçüncü fıkrasındaki "Bu Tebliğin eki ( EK-5/C ) Listesi'nde yer alan 'Vücut Organ Protez ve Ortezler Listesi'nde birim fiyatları tespit edilen protez ve ortezlerin bedelleri, sağlık kurulu raporuyla öngörülmeleri kaydıyla, bu fiyatları aşmayacak şekilde ödenir." kuralının ilaç salınımlı koroner stentler yönünden yürütmesinin durdurulmasına ilişkin bulunan 1.7.2008 günlü, E:2007/2534 sayılı kararına davalı idarelerin itirazı Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu'nun 18.9.2008 günlü, YD. İtiraz No:2008/778 sayılı kararıyla; "... Danıştay İkinci Dairesi'nin benzer bir uyuşmazlıkla ilgili olarak başka bir davada verdiği ara kararına Sağlık Bakanlığı'nın yanıtında ilaç salınımlı koroner stentlerin "ortez" olarak nitelendirildiği, ayrıca Türkiye Yüksek İhtisas Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nin görüş yazısına dayanılarak ilaç salınımlı koroner stentler ile ilaçsız koroner stentlerin kullanılmasının önerildiği tıbbi durumların belirlendiği ve sözü edilen koroner stentler hakkında 'Tedavi Yardımına İlişkin Uygulama Tebliği'nde ve ekindeki listelerde herhangi bir kuralın yer almadığı anlaşılmaktadır. 657 sayılı Devlet Memurları Yasası'nın 'Tedavi Yardımı' başlıklı 209. maddesinin birinci fıkrasında, Devlet memurları ile herhangi bir şekilde sağlık yardımından yararlanmayan eşlerinin veya bakmakla yükümlü oldukları ana, baba ve aile yardımı ödeneğine hak kazanmış çocuklarının hastalanmaları durumunda, evlerinde veya resmi veya özel sağlık kurum ve kuruluşlarında ayakta veya yatarak tedavilerinin kurumlarınca sağlanması esası benimsenmiş; tedavi ve yol giderlerinin ödenebilmesi, öncelikle 'tedaviye tabip raporu ile lüzum gösterilmesi' koşuluna bağlanmıştır. Diğer yandan, 5234 sayılı Yasa'yla 657 sayılı Yasa'nın sözü edilen 209. maddesine eklenen fıkrayla, tedavi kurum ve kuruluşlarında yapılan tedavilere ilişkin ücretler ile sağlık kurumlarınca verilen raporlar üzerine kullanılması gerekli görülen ortez, protez ve diğer iyileştirme araç bedellerinin kurumlarınca ödenecek kısmının ve buna ilişkin esas ve usullerin Sağlık Bakanlığı'nın görüşü alınmak suretiyle Maliye Bakanlığı'nca tespit edilmesi öngörülmüştür. Getirilen bu düzenlemenin kamu harcamaları içinde oldukça önemli bir yer tuttuğu bilinen sağlık harcamalarının etkinleştirilmesi yoluyla kamu kaynaklarının verimli kullanılmasının sağlanması olduğu gibi, bu harcamaların izlenip, disiplin altına alınarak kimi kötüye kullanımların önlenmesini de amaçladığı açıktır. Ancak davalı idarelerden Maliye Bakanlığı'na tanınmış olan bu yetkinin 657 sayılı Yasa'nın 209. maddesinin tedavi giderlerinin karşılanması için getirdiği koşulun dışına çıkılarak, tedavi giderlerinin ödenmemesine ya da büyük bir bölümünün ilgilinin üzerinde bırakılmasına dayanak oluşturduğundan sözetmeye de olanak bulunmamaktadır. Bu bağlamda, Maliye Bakanlığı'na tanınan yetkinin, Sağlık Bakanlığı'nın görüşünü alarak, aynı amacı sağlamaya yönelik tedavi yöntemleri arasından en uygununun belirlenmesini ve bu tedavi yönteminin gerektirdiği giderlerin 'gerçek değeri' üzerinden karşılanmasını kapsadığı açıktır. Görüldüğü üzere, idareye tanınan bu yetki hem uygulanan yöntemin tedavi için gerekliliğini hem de kullanılan tıbbi malzemenin bu tedavi yöntemi için zorunlu olup, olmadığını belirlemeyi içermektedir. Nitekim bu nedenle, tedavi harcamalarının kurumlarca ödenecek bölümünün tespit edilmesi yetkisinin kullanılmasında Sağlık Bakanlığı'nın görüşünün alınması zorunlu tutulmuştur. İtiraz edilen Daire kararında da belirtildiği üzere, davalı idarelerden Maliye Bakanlığı, koroner stentleri 'tıbbi sarf malzemesi' olarak değerlendirmekte, bu nedenle sözü edilen malzemenin bedelinin, Sağlık Bakanlığı'nın görüşünü alarak hazırladığı 'Tedavi Yardımına İlişkin Uygulama Tebliği'nin 'Sağlık Kurumları Tarafından Temini Zorunlu Tıbbi Sarf Malzemeleri' başlıklı 20.2. maddesinin dördüncü fıkrası gereğince '...sosyal güvenlik kuruluşlarınca belirlenen protokol fiyatı üzerinden, protokol fiyatı yok ise yapılacak piyasa araştırması sonucu bulunacak en düşük bedel üzerinden...' ödenmesi gerektiğini savunmaktadır. Ancak Sağlık Bakanlığı ise Danıştay İkinci Dairesi'nin ara kararına verdiği yanıtta, koroner stentleri tıbbi sarf malzemesi olarak değil, 'ortez' olarak nitelendirmektedir. Ortezlerin temini ve birim fiyatları Tebliğin 20.1. maddesinde düzenlenmiştir. Bu maddenin üçüncü fıkrasının davanın konusunu oluşturan ilk cümlesinde ise bu Tebliğin ekinde yer alan 'Vücut Organ Protez ve Ortezler Listesi"nde birim fiyatları tespit edilen protez ve ortezlerin bedellerinin sağlık kurulu raporuyla öngörülmeleri kaydıyla, bu fiyatları aşmayacak şekilde ödenmesi öngörülmüştür. Bu kuralda sözü edilen Liste'de ise koroner stentler yer almamaktadır. Dolayısıyla gelinen noktada ister ilaçsız, ister ilaç salınımlı olsun koroner stentlerinin bedelinin ödenmesine olanak tanıyan bir düzenleme bulunmamakta olup, bu durumun ise koroner stentler yönünden 657 sayılı Yasa'nın 209. maddesine aykırılık oluşturduğu açıktır. Bu durumda, davalı idarenin, Sağlık Bakanlığı'nın da görüşünü alarak, ilaç salınımlı stentlerin tedavinin sağlanması için ilaçsız stentlerin yerine kullanılmasının zorunlu olduğu halleri bilimsel verilere dayalı olarak saptaması, başka bir ifadeyle, ilaçsız koroner stentlerin hangi durumlarda ilaç salınımlı koroner stentlerin yerine ikame edilemeyeceğinin ortaya konulması, buna bağlı olarak da ilaç salınımlı koroner stentlerin bedelinin kurumlarınca ödenecek bölümünü yukarıda açıklanan esaslar çerçevesinde belirlemesi gerekmektedir..." gerekçeleriyle reddedilmiştir.

Ortaya konulan bu gerekçeler karşısında, davacının tedavisinde kullanılan ilaç salınımı stent bedelinin ödenmemesi işlemi yönünden; davalı idarenin koroner stent bedelinin ödenmesi konusunda yapacağı düzenlemede, ilaç salınımlı koroner stentlerin kullanılmasının tedavi için gerekliliğinin, yukarıda değinildiği üzere yapılacak araştırma sonunda saptaması durumunda, ilaçsız stentlerinin yanı sıra ilaç salınımlı koroner stentlerin bedelinin kurumlarınca karşılanacak kısmının ayrıca belirleneceği, dolayısıyla davacının ilaç salınımlı koroner stent bedelinin karşılanması yolundaki başvurusunun da buna bağlı olarak değerlendirilerek sonuçlandırılacağı açıktır. Dolayısıyla bu aşamada ilaç salınımlı koroner stentler yönünden 657 sayılı Yasa'nın 209. maddesi ve 178 sayılı Kanun Hükmünde Kararname'nin 10. maddesinin ( p ) bendi ile tanınan yetki kapsamında, davalı idarece bir inceleme yapılmadan, diğer bir anlatımla ortada eksik bir düzenleme varken ilaç salınımlı koroner stent bedelinin tamamının ilgili kurum tarafından karşılanacağından söz etmeye de olanak bulunmamaktadır.

Bu durumda davacı hakkında tesis edilen bireysel işlemin yargısal denetiminin yukarıda belirtilen esaslar çerçevesinde yapılması gerekirken teknik bilgi ve uzmanlık gerektiren bir konuda davacının hastalığının özelliği değerlendirilerek varılan sonuca göre yürütmenin durdurulması isteminin reddedilmesinde hukuka uyarlık görülmemiştir.

 

Hits: 3058

YÖNETSEL YARGI

İDARİ YARGI KARARLARININ UYGULANMAMASI MANEVİ ZARARLARA NEDEN OLABİLİR
 ( Nişasta Fabrikası Kurulmasına İlişkin Başbakanlık Planlama Kurulu Kararının ve İl Mahalli Çevre Kurulu Kararlarının da İptal Edildiği - Kararların Uygulanması ...
İDARİ İŞLEMİN "YOK" SAYILACAK KADAR HUKUKA AYKIRI OLMASI
      Fevkalade ağır ve apaçık hukuka aykırılıklar veya çok bariz, çok ağır ve vahim sakatlıkların işlemi yokluk ile malul bıraktığı bir ortak ...
İDARENİN HATALI YAPTIĞI ÖDEMEYİ GERİ İSTEMESİ
 Hatalı ödemelerle ilgili Danıştay’ın 22.12.1973 ve Yargıtay’ın 27.1.1973 tarihli içtihadı birleştirme kararla incelendiğinde; idarenin yaptığı hatalı ...
İDARİ İŞLEM-İDARİ İŞLEMİN İPTALİ
  İptal davası, hukuk devleti ilkesinin geçerli olduğu bir sistemde idarenin hukuka uygunluğunu sağlayan en önemli yoldur. İptal davası ancak bir idari işlemin hukuka ...
İDARİ İŞLEMİN GERİ ALINMASI-DÜZELTİLMESİ-KAZANILMIŞ HAK OLGUSU
                         İdareye bir süre ile sınırlı olmaksızın tasarrufunu her zaman geri alma olanağı tanınacak ...
Avukatlık Ücret Tarifesinin 12/2 maddesinin İptali İstemi
 DANIŞTAY (…) DAİRESİ BAŞKANLIĞI’NA     Yürütmenin Durdurulması Taleplidir.     D A V A C ...
İDARENİN HATALI İŞLEMİNE DAYANARAK ÖDEDİĞİ MEBLAĞIN İSTİRDADINA, BİR MAHKEME KARARINA LÜZUM OLMADAN KARAR VEREBİLMESİ
Dava; Türkiye İstatistik Kurumu Başkanlığı'nda Uzman olarak görev yapan davacıya 29.11.2005-14.1.2009 tarihleri arasında yersiz ödendiği tespit edilen denetim tazminatı ...
TABİPLERİN REKLAM YASAĞI
Dava, davacı şirkete 4077 sayılı Yasa uyarınca 37.964,16 YTL idari para cezası verilmesine ilişkin 14.8.2001 tarih ve 71 sayılı işlemin iptali istemiyle açılmıştır. Ankara 9. ...
İLAÇ SALINIMI STENT BEDELİNİN ÖDENMEMESİ
İLAÇ SALINIMI STENT BEDELİNİN ÖDENMEMESİ (İDDGK. 18.9.2008, 2008/851) Dava, Ankara Onkoloji Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde Genel Cerrahi Klinik Şefi olarak görev yapan ...
MÜSTAFİ SAYILMA İŞLEMİ - SAĞLIK RAPORU - KABUL EDİLEBİLİR MAZERET
MÜSTAFİ SAYILMA İŞLEMİ - SAĞLIK RAPORU - KABUL EDİLEBİLİR MAZERET (İDDGK. 17.10.2008, 2156/1787) Dava, davacının 657 sayılı Yasa'nın 94. maddesi uyarınca memuriyetten ...
DÜZENLEYİCİ İŞLEMLER - KAZANILMIŞ HAK
DÜZENLEYİCİ İŞLEMLER - KAZANILMIŞ HAK (İDDGK. 23.10.2008, 1988/1826) Dava; Karadeniz Teknik Üniversitesi öğrencileri olan davacılar tarafından 1.2.1989 tarih ve 20067 ...
MAZBUT VAKIF SAYILMA - CEMAAT VAKIFLARI -
MAZBUT VAKIF SAYILMA - CEMAAT VAKIFLARI - CEMAAT VAKFININ YETİMHANESİNİN KAPATILMASI (İDDGK. 4.12.2008, 99/2201) Dava, Vakıflar Genel Müdürlüğü Vakıflar Meclisi'nin ...
SÖZLÜ SINAV - SINAV ÖNCESİNDE SORULARIN VE YANITLARININ HAZIRLANMAMIŞ OLMASI
SÖZLÜ SINAV - SINAV ÖNCESİNDE SORULARIN VE YANITLARININ HAZIRLANMAMIŞ OLMASI (İDDGK. 13.11.2008, 2008/774) Davacının kaymakam adaylığı sözlü sınavında ...
BAZ İSTASYONLARI-ELEKTROMANYETİK ALAN ŞİDDETİ LİMİT DEĞERLERİNİN BELİRLENMESİ ÖLÇÜM YÖNTEMLERİ VE DENETLENMESİ HAKKINDA YÖNETMELİK
BAZ İSTASYONLARI-ELEKTROMANYETİK ALAN ŞİDDETİ LİMİT DEĞERLERİNİN BELİRLENMESİ ÖLÇÜM YÖNTEMLERİ VE DENETLENMESİ HAKKINDA YÖNETMELİK (İDDGK. 18.12.2008, ...
BLOK SATIŞ YOLUYLA SATIŞIN GERÇEKLEŞTİRİLMESİ
 BLOK SATIŞ YOLUYLA SATIŞIN GERÇEKLEŞTİRİLMESİ (İDDGK. 25.12.2008, 770/2337) Dava, P. P. Holding A.Ş.'nin %51 oranındaki kamu hissesinin satış yöntemiyle ...
HAKİM DURUMUN KÖTÜYE KULLANILMASI
HAKİM DURUMUN KÖTÜYE KULLANILMASI (İDDGK. 16.4.2009, 3278/1095) Dava, Türkiye Denizcilik işletmeleri A.Ş. ( TDİ )'nin feribot taşımacılığı yaptığı ...
DÜZENLEYİCİ İŞLEMİN DAYANAĞI YASA KURALININ ANAYASA MAHKEMESİNCE İPTAL EDİLMESİ
DÜZENLEYİCİ İŞLEMİN DAYANAĞI YASA KURALININ ANAYASA MAHKEMESİNCE İPTAL EDİLMESİ (İDDGK. 9.7.2009, 2009/549) Dava; 21.6.2005 günlü, 25852 sayılı Resmi Gazete’de ...
KİŞİLERİN SERBEST DİŞ HEKİMİNE SEVKİ
KİŞİLERİN SERBEST DİŞ HEKİMİNE SEVKİ (10. D. 8.2.2010, 2009/11954)   Dava, diş tedavisine ilişkin 07.09.2009 tarih ve 2009/110 sayılı Genelgenin 1- ( a ) maddesinin birinci ...
YASAMA YETKİSİNİN DEVRİ NİTELİĞİ TAŞIYAN YÖNETMELİK
YASAMA YETKİSİNİN DEVRİ NİTELİĞİ TAŞIYAN YÖNETMELİK (10. D. 20.11.2009, 2009/14562) Dava, 26.10.2009 tarih ve 27388 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan, Gıda Ve Yem Amaçlı ...
TABİATI KORUMA ALANI OLARAK KORUNAN YER
TABİATI KORUMA ALANI OLARAK KORUNAN YER (10. D. 16.10.2009, 2009/1713) Dava; 6.12.2008 tarih ve 27076 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan, 2873 sayılı Milli Parklar Kanunu’nun 3. maddesi ...
ÖRTÜLÜ REKLAM YAPILMASI
ÖRTÜLÜ REKLAM YAPILMASI (10. D. 27.3.2009,  3169/2343) Dava, davacı şirkete ait televizyon kanalında 18.10.2004 tarihinde yayınlanan “Murat Birsel ile ...
MÜBADİL RUMLARIN TÜRKİYE'DE BIRAKTIKLARI TAŞINMAZLAR
MÜBADİL RUMLARIN TÜRKİYE'DE BIRAKTIKLARI TAŞINMAZLAR (10. D. 21.1.2009, 7402/44) Dava, İstanbul ili, Küçükçekmece ilçesi, ... Köyü, ... ...
TÜRK VATANDAŞLIĞININ KAZANILMASI
TÜRK VATANDAŞLIĞININ KAZANILMASI (10. D. 31.12.2008, 6371/9627) Dava, davacının yeniden Türk vatandaşlığına alınmasına ilişkin 02.07.2001 tarih ve 2001/2750 sayılı Bakanlar ...
MEZARLIK DIŞINA GÖMÜLEN CENAZE
MEZARLIK DIŞINA GÖMÜLEN CENAZE (10. D. 27.10.2008, 4375/7143) 3998 sayılı Mezarlıkların Korunması Hakkında Kanunda, Devlet mezarlığı, Vakıflar Genel ...
TOPLUMUN GENEL YARARINA YÖNELİK OLAYLARDA UĞRANILAN ÖZEL ZARARLARIN TAZMİNİ
TOPLUMUN GENEL YARARINA YÖNELİK OLAYLARDA UĞRANILAN ÖZEL ZARARLARIN TAZMİNİ (10. D. 16.10.2008, 5777/6696) Dava; davacının sarımsak ve buğday ektiği araziye, davalı idarenin ...
TELEKOMÜNİKASYON YOLUYLA İLETİŞİMİN DENETLENMESİ
TELEKOMÜNİKASYON YOLUYLA İLETİŞİMİN DENETLENMESİ (10. D. 14.10.2008, 2007/2795) Dava, 14.2.2007 tarih ve 26434 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan Ceza Muhakemesi Kanununda ...
iDARE HUKUKUNDA KAZANILMIŞ HAK KAVRAMI VE UYGULAMASI
İDARE HUKUKUNDA KAZANILMIŞ HAK KAVRAMI VE UYGULAMASI Dr.Erol ALPAR Hakim Tuğgeneral PLAN GİRİŞ   I. BÖLÜM ÖZELLİKLERİ İLE BİRLİKTE KAZANILMIŞ HAK ...
İDARİ DAVALAR
İDARİ DAVALAR   İdari davalar, idarenin idare hukuku alanındaki işleyişiyle ilgili davalardır. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 2. maddesinde idari dava ...
İDARİ YARGILAMA USULÜ KANUNU
     Kanun Numarası: 2577     Kabul Tarihi: 06/01/1982     Yayımlandığı Resmi Gazete Tarihi: 20/01/1982     Yayımlandığı ...
DANIŞTAY KANUNU
    Kanun Numarası: 2575     Kabul Tarihi: 06/01/1982     Yayımladığı Resmi Gazete Tarihi: 20/01/1982     Yayımladığı Resmi ...